Connect with us

Gezi

Roma Gezimiz

Published

on

İtalya gezdikçe gördüğümüz, gördükçe daha çok fotoğraf çekmek istediğimiz o kadar çok tarihi/turistik alana sahipti ki inanılmaz bir kültür mirasına tanıklık ettiğimizi düşündük. İtalya gezimiz sırasında Roma’ya çok vakit ayıramayacağımızı bildiğimizden aslında bu gezimiz bir sonraki detaylı Roma turumuzun planını oluşturdu. Roma’ya gidildiğinde mutlaka görülmesi gerekenler listesinde yer alan Vatikan Müzeleri yazımız detaylarına aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz. Vatikan dışında gördüğümüz diğer yerleri bu yazımızda aktarmaya çalışacağız.

https://www.gezipduru.com/2019/07/18/vatikan-vatikan-muzeleri-gezimiz/

Uçuş sonrasında transfer aracı ile birlikte yolculuğumuza başladık. İlk uğrak yerimiz Citta Metropolitana di Roma oldu. Bu şehirde Roma’nın en işlek meydanlarından olan Piazza Venezia yer alıyor. Kral II. Victor Emmanuel’in yönetimi altında birleşimini kutlamak amacıyla yaptırılan ünlü Vittorio Emanuele II Abidesi meydan çevresinde yer alan en önemli yapılardan. Altare della Patria olarak da bilinen anıt, Giuseppe Sacconi tarafından Birleşmiş İtalya Krallığı’nın ilk kralı II. Vittorio Emanuele’yi onurlandırmak için 1885-1911 yılları arasında yapılmış. Bu anıtın inşası için civardaki birçok yapı kaldırılmış. Kaldırılan yapılar arasında Tower of Paul III (III. Paul Kulesi), Palazzo Venezia’yı bağlayan köprü ve tepenin eteklerinde bulunan diğer birkaç bina da var.Vittorio Emanuele II Abidesi’nin alt kısmında İtalya Birleşme Müzesi (Museum of Italian Unification) bulunuyor ki abidenin üst bölümünde bir seyir terası yer alıyor, isterseniz manzarayı bu noktadan seyredebilirsiniz.

Meydanın batı tarafında yer alan Palazzo Venezia, sanat sergilerine ev sahipliği yapan bir Rönesans sarayı. Saray, 1455-64 yılları arasında, daha sonra II. Paulus adıyla Papa olan Venedik Kardinali Pietro Barbo için inşa edilmiş. Papalık konutu ve Venedik Elçiliği olarak kullanılan saray 1916 yılından bu yana devlete ait. Günümüzde saray Museo del Palazzo Venezia’ya (Venedik Sarayı Müzesi) ev sahipliği yapıyor. Ayrıca bu saray, balkonundan Mussolini’nin dinleyicilerine hitap etmesi ile de ünlü.

Sıra da Roma‘daki en önemli tarihi ve turistik yapıların başında gelen Kolezyum var. Yaklaşık iki bin yaşındaki bu yapı dünyanın en çok turist çeken yapılarından biri olmakla birlikte zaman içerisinde bazı bölümleri yıkılmış, deforme olmuş.  Buradaki arenalar sadece kanlı gladyatör dövüşlerine de ev sahipliği yapmamış, idamlar, tiyatro oyunları ve çeşitli gösterilerin, zaman zaman da kutlamaların yapıldığı yerler olmuş

Kolezyumun yanıbaşında bulunan Konstantin Zafer Takı Roma’da yer alan önemli yapılardan yalnızca biri. İlk Hıristiyan imparator olan Konstantin’in zaferini kutlamak adına 4. yüzyılda yapılmış. Günümüze kadar sağlam bir şekilde gelebilmiş olan yapı, Konstantin’in 312 yılında kazandığı Milvian Köprüsü Savaşı onuruna, 315 yılında Roma Senatosu ve halkın ortak kararı ile inşa edilmiş. (Zafer takları, zaferleri ve yaşadıkları onuru kutlamak, hatırlatmak ve diğer ülkelere göstermek adına şehrin stratejik alanlarına kurulurlardı.)Konstantin Zafer Takı, 21 metre yüksekliğinde 26 metre genişliğinde ve 7.4 metre derinliğinde dikdörtgen bir bloktur. Kemerin üzerinde Latinca bir yazı bulunuyor. Kemer üzerindeki en uzun yazıttır ve her iki tarafta da tekrarlanır. İmparator Flavius Konstantin’e, senatoya ve Romalı insanlara hitaben yazılan bu yazıda devletin intikamının Roma ordusu ile alınarak buraya bir zafer takı dikildiğinden bahsedilir.

Roma’da gezilecek yerler listenizi hazırlarken Trevi Çeşmesi’ni mutlaka eklersiniz. Neden mi ? Çünkü diğer adı Aşk Çeşmesi olan bu yapı turistlerin gittikleri ya da götürüldükleri ilk yerler arasında. 1732-1752 yılları arasında inşa edilmiş. Turistlerin kentteki  en gözde uğrak noktalarından bir tanesi. Ancak mimari detayları sayesinde fotoğrafçıları da kendisine kolayca çekebiliyor. Papa XII. Clement’in isteği doğrultusunda yapımına başlanan çeşme, Nicola Salvi’nin imzasını taşıyor.

Aşk Çeşmesi’nin fotoğrafını çektikten sonra dilek tutma zamanı. Dilek tutmak için arkanızı dönüp sağ elinize bozuk parayı almalı ve sol omzunuzdan atmalısınız.

Meşhur İspanyol Merdivenleri…Aşk Çeşmesi’ne yaklaşık 10 dakika uzaklıktaki bu merdivenler, adını yakınındaki İspanyol Elçiliği’nden almış. 1723-1726 yılları arasındaki yapılan bu merdivenler biz gittiğimizde o kadar  kalabalıktı  ki basamakları göremedik desek yeridir.

Tiber Nehri kıyısında bulunan Sant’Angelo Kalesi ya da Hadrianus Mozolesi, Adriano Parkı’nda yer alıyor. Roma İmparatoru Hadrianus tarafından kendisi ve ailesi için anıt mezar olarak inşa ettirilen bu kale daha sonra papalık kalesi olarak kullanılmış.135 yılında mozole olarak inşasına başlanan yapı Hadrianus’un ölümünden sonra 139’da Antoninus Pius tarafından tamamlanmış. Bugünkü adını 590 senesinde alan yapı 14. yüzyılda papalık kalesi gibi kullanılmış.vBinanın içeriğinin ve süslemelerinin çoğu, 401 yılında askeri kaleye dönüştürülmesinden ve daha sonra Aurelianus Surları’na dahil edilmesinden sonra kaybolmuş. Yine, Vizigotlar ve Gotlar tarafından yapılan yağmalama esnasında birçok orijinal bronz ve taş heykeller zarar görmüş.

Bina 14. yüzyıldan itibaren Papalık Devleti tarafından kale ve hapishane olarak kullanılmış. 1527’de Roma’nın yağmalanması sırasında Papa VII. Clement buraya sığınmış. Kale, 1906 yılından itibaren Sant’Angelo Kalesi Ulusal Müzesi olarak hizmet vermeye başlamış.

Rotamız şimdi Pantheon… Bir zamanlar “Tüm Tanrıların Tapınağı” olarak nitelendirilen tarihi yapı, 118-125 yılları arasında inşa edilmiş..Pantheon’u özgün kılan detayların başında dev boyutlu kubbesi geliyor. Yapının bu kısmının inşası esnasında volkanik kül kullanılmış. Bu sayede binlerce yıldır başta depremler olmak üzere yıkıcı felaketlerden zarar görmemiş.

Ve Roma sokaklarını arşınlarken karşımıza çıkan meydanlar, heykeller, parklardan birkaç kare daha …

Biraz da yeme, içme ve konakladığımız otel fotoğrafları gelsin o zaman…

Roma bir kez daha gitmek ve daha da detaylı görmek istediğimiz yerler listemize çoktan girdi.  Buraları gezerken sanatla, tarihle iç içe olmanın bize verdiği keyfi en kısa zaman da sizin de almanız dileğiyle.

Bir başka gezimiz de bulaşmak üzere.

Sevgiyle kalın.

Mayıs 2021   @gezipduru_ys

Gidilecek yollar, okunacak kitaplar, izlenecek filmler sınırsız ve ucu açık. Nefes alacağımız sayı bile belli dedik. Başladık gezmeye, okumaya, gözlemlemeye… Gezdikçe çoğaldık, okudukça bilinçlendik ve izleyip, gözlemledikçe çevremizde devasa olarak nitelenen sorunları, sıkıntıları !!! minnacık görmeye başladık ve sonuç olarak birlikte huzur bulduk. İnsan bu zamanda başka ne ister ki ! Dünya ne büyük biz insanlar ne kadar küçük demeye ara vermeden devam ettik. Kim bilir hayatımızın sonuna kadar daha ne kadar çok söyleyeceğiz. Franz Kafka ne kadar güzel demiş. ‘’Ölümün olduğu bu dünyada, hiçbir şey çok da ciddi değildir aslında."Öncelikle sağlığımızın değerini bilip, kendimize iyi davranalım ve yatırım yapalım. Geze, göre ne tür yaşamlar varmış tanıklık edelim. Hayatınızı istediğiniz şekilde yaşamanız dileğiyle.Mutlu ve her zaman umutlu kalın .

Continue Reading