Connect with us

Gezi

Yedigöller Gezimiz

Published

on

Yedigöller Gezimiz

Sonbahar-kış aylarında günübirlik gezilere ihtiyaç duyarız. Şehrin karmaşasından uzak, doğa ile iç içe, sessiz, sakin, ruhu besleyen, başımızı dinlendiren yerler. Yedigöller böyle bir yer. Özellikle de fotoğraf çekmeyi severler için çok güzel bir ortam. Şanslıysanız, ışık elverişli ise yansımalar sizi büyüleyebilir.

Bizim Yedigöller’e ilk gidişimiz tur aracılığı ile oldu. Hafta sonuydu ve yoğunluk hat safhada idi. Yürürken insanlara çarpmamak için uğraş veriyor, insanoğlunun girmediği sadece doğayı görüntüleyeceğimiz tek kare fotoğraf çekmek için çabalıyor ve mangal kokularından uzak durmaya çalışıyorduk. Bu gezimize ilişkin yazdığımız gezi notları aşağıdaki linktedir.

Yedigöller Gezisi 2015

İlk gittiğimizde deneyim kazandığımızdan bu sefer hafta arası gitmeye karar verdik. Sabah erkenden yola çıktık ve 3,5 saatlik bir yoldan sonra İstanbul’dan Yedigöller’e ulaştık. Şimdi size birkaç tavsiyemiz olacak.

*Yedigöller’in tadını çıkarmak istiyorsanız mutlaka erken saatlerde orada olmalısınız. Biz gittiğimizde  saat 9:30 civarıydı.

*Giderken yanınızda yağmurluk ve sizi sıcak tutacak eşyalarınız olsun. Tabanı kaymayan ayakkabı giymekte de yarar var.

*Kahvaltı yapmak/Yemek yemek isterseniz elverişli bir ortam bulunmuyor. Yedigöller Milli Parkı’na girmeden önce  yanınıza yiyecek bir şeyler almalısınız.

*Eğer şanslıysanız ve hava elverişli ise bir dolu fotoğraf karesi çekeceğinizden yedek pil bulunsun, şarjınız olsun.

* Saat 9:30 gibi orada olduğumuzdan yaklaşık 3 saat içinde bütün gölleri görüp fotoğraflayabildik. Kamp yapan 3-5 kişi dışında kimse olmadığından gezimiz çok keyifli ve doğanın o güzel renkleri ile dolu dolu geçti. Öğle saatine doğru piknik yapmaya gelenler çoğaldı ki böylelikle bizimde gezimiz sona erdi.

*Yedigöllerden geri dönerken yol kenarında bulunan teyzelerden birinin çayını içmek ve yaptıkları  gözlemelerden yemek de ayrı bir keyif veriyor. Açık hava, oksijen, huzur, rahatlık insanı acıktırıyor.

Söz bitsin, fotoğraflar konuşsun.

Size de keyifli yolculuklar şimdiden.


Pisagor Ağacı

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Gidilecek yollar, okunacak kitaplar, izlenecek filmler sınırsız ve ucu açık. Nefes alacağımız sayı bile belli dedik. Başladık gezmeye, okumaya, gözlemlemeye… Gezdikçe çoğaldık, okudukça bilinçlendik ve izleyip, gözlemledikçe çevremizde devasa olarak nitelenen sorunları, sıkıntıları !!! minnacık görmeye başladık ve sonuç olarak birlikte huzur bulduk. İnsan bu zamanda başka ne ister ki ! Dünya ne büyük biz insanlar ne kadar küçük demeye ara vermeden devam ettik. Kim bilir hayatımızın sonuna kadar daha ne kadar çok söyleyeceğiz. Franz Kafka ne kadar güzel demiş. ‘’Ölümün olduğu bu dünyada, hiçbir şey çok da ciddi değildir aslında."Öncelikle sağlığımızın değerini bilip, kendimize iyi davranalım ve yatırım yapalım. Geze, göre ne tür yaşamlar varmış tanıklık edelim. Hayatınızı istediğiniz şekilde yaşamanız dileğiyle.Mutlu ve her zaman umutlu kalın .